YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2010/1390
Karar Numarası: 2010/2285
Karar Tarihi: 03.03.2010
SÖZLEŞMENİN FESHEDİLMESİ SONUCU TEVHİT İŞLEMİNİN HUKUKİ DAYANAĞININ KALMAMASI
TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI
KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ NEDENİYLE AMACI ORTADAN KALKAN TEVHİT ÖNCESİ HALE DÖNÜLMESİ TALEBİ
ÖZETİ: Davacı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini, iki taşınmazın tevhit amacının ortadan kalktığını ileri sürerek tevhit öncesi parsellerin ihya edilmesini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Çekişme konusu 10 parsel sayılı taşınmaz, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin uygulanması için tevhiden oluşturulmuş olmakla, anılan sözleşmenin feshedilmesi ile tevhit işleminin hukuki dayanağı ortadan kalkmıştır.
Mahkemece, uyuşmazlığın ortaklığın giderilmesi davasıyla çözümlenmesi gerekeceği benimsenerek dava reddedilmiş ise de; çekişme, paylı mülkiyet üzere olan taşınmazın kullanımından değil, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali nedeniyle amacı ortadan kalkan tevhit öncesi hale dönülmesi isteğinden kaynaklanmaktadır. Diğer taraftan tevhit işlemi imar gibi kamusal bir tasarrufu gerektirmediğinden idari yargı denetimine de tabi olmadığı tartışmasızdır. Hal böyle olunca; mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
DAVA VE KARAR : Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; taraflar ile dava dışı yapı kooperatifi arasında 11.9.1998 tarihinde yapılan gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile davacının maliki olduğu 8 parselden; davalının ise maliki olduğu 7 parselden kooperatife pay temlik ettikleri; her iki parselin tevhit edilerek 1.8.2000 tarihinde taraflar ile dava dışı yapı kooperatifinin 10 parsel sayılı taşınmazda paydaş duruma geldikleri kooperatifin sözleşme hükümlerini yerine getirmemesi nedeniyle Edirne 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/51 Esas sayılı dosyasında açılan dava sonunda sözleşmenin feshedildiği, kooperatif hisselerinin taraflar adına tescil edildiği ve tevhit edilen 10 parselde davacı ve davalının 1/2’şer pay halinde malik oldukları anlaşılmaktadır.
Davacı, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini, iki taşınmazın tevhit amacının ortadan kalktığını ileri sürerek tevhit öncesi parsellerin ihya edilmesini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
Çekişme konusu 10 parsel sayılı taşınmaz, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin uygulanması için tevhiden oluşturulmuş olmakla, anılan sözleşmenin feshedilmesi ile tevhit işleminin hukuki dayanağı ortadan kalkmıştır.
Mahkemece, uyuşmazlığın ortaklığın giderilmesi davasıyla çözümlenmesi gerekeceği benimsenerek dava reddedilmiş ise de; çekişme, paylı mülkiyet üzere olan taşınmazın kullanımından değil, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali nedeniyle amacı ortadan kalkan tevhit öncesi hale dönülmesi isteğinden kaynaklanmaktadır. Diğer taraftan tevhit işlemiimar gibi kamusal bir tasarrufu gerektirmediğinden idari yargı denetimine de tabi olmadığı tartışmasızdır.
Hal böyle olunca; mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ : Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.