YARGITAY 11. Hukuk Dairesi Esas Yıl/No: 2000/10346 Karar Yıl/No: 2001/1417 Karar tarihi: 19.02.2001
TAZMİNAT DAVASI – KASKO SİGORTASININ YAPILMIŞ OLMASI – EHLİYETİN YABANCI OLMASI NEDNİYLE HASARIN ÖDENMEMESİ – SÜRÜCÜ BELGESİNİN GEÇERLİLİĞİNİ KORUYUP KORUMADIĞININ TESPİT EDİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: Araştırılması gereken husus, sürücünün yurda kesin dönüş yapmış olup, olmadığı ve üzerinden 1 yıl sürenin geçip geçmediği, dolayısıyla sürücü belgesinin yukarıda anılan yönetmeliğe göre geçerliliğini koruyup, korumadığıdır. O halde, mahkemece bu yöne ilişkin araştırma yapılarak sigortalı araç sürücüsünün sürücü belgesinin geçerliliğinin tespiti ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
(2918 S. K. m. 40) (Karayolları Trafik Yön. m. 88/B)
Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 3. Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21.09.2000 tarih ve 2000/20 – 2000/515 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi G. Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı şirket tarafından kasko sigorta poliçesinin yapıldığını, meydana gelen kaza neticesinde oluşan hasarın davalı tarafından araç sürücüsünün ehliyetinin yabancı olması nedeniyle ödenmediğini, Almanya’dan alınmış sürücü belgesinin Türkiye’de de geçerli olduğunu, sürücünün ehliyetsiz olarak düşünülemeyeceğini beyanla, 8.000.000.000.TL. hasar bedelinin temerrüt tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, Türk vatandaşlarının yurda dönüşlerinden itibaren bir yıl içinde sürücü belgelerini değiştirmedikleri takdirde, değiştirinceye kadar araç kullanamayacakları, bu nedenle sigortalı aracın kaza sırasında sürücü belgesiz kişi tarafından kullanıldığını, poliçenin teminat dışı kaldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, davacının Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre, gerekli sürücü belgesine sahip olmayan eşinin sigortalı aracı kullandığı sırada oluşan hasarın teminat dışında kaldığı, sürücünün 10 yıldır yabancı sürücü belgesi ile araç kullanmasının yasal durumu etkilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, sigortalı aracın Almanya’da alınmış sürücü belgesi ile kullanılması sırasında meydana gelen hasarın, kasko sigorta poliçesi teminatına dahil olup, olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 40. maddesine göre; “Türk vatandaşları ….dış ülkelerden aldıkları cinsi için geçerli sürücü belgeleri ile yabancı ve Türk plakalı araçları ülkemizde kullanabilirler. Bu belgeler ile ülkemizde araç kullanılmasına ilişkin esaslar yönetmelikte gösterilir.” hükmü yer almakta olup, anılan hükümde değinilen Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 881/B. maddesine göre ise; yurda dönüşlerinde Türk vatandaşlarının dış ülkelerden aldıkları sürücü belgeleri, eğitim ve sınav şartı aranmaksızın karşılığı veya dengi olan sürücü belgeleri ile değiştirilir.
Ancak, Türk vatandaşları, yurda dönüşlerinde 1 yıl içinde sürücü belgelerini değiştirmedikleri takdirde, değiştirinceye kadar araç kullanamazlar.
Yukarıda anılan kanun ve yönetmelik hükümleri ışığı altında somut olay incelendiğinde, sigortalı aracın sürücüsünün Almanya’dan alınmış sürücü belgesi ile araç kullanırken hasarın meydana geldiği hususu tartışmasızdır. Davacı vekili, müvekkilinin sık sık Almanya’ya gidip geldiğini, bağlantısının devam ettiğini, bu sürücü belgesi ile 10 yıldır Türkiye’de araç kullandığını savunmuştur. Sigortalı aracın sürücüsünün Almanya’dan alınmış sürücü belgesi ile Türkiye’de araç kullanması mümkündür. Bu durumda Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5.5.4 maddesine göre, sürücünün sürücü belgesine sahip olmadığını söylemek mümkün değildir. Ancak, araştırılması gereken husus, sürücünün yurda kesin dönüş yapmış olup, olmadığı ve üzerinden 1 yıl sürenin geçip geçmediği, dolayısıyla sürücü belgesinin yukarıda anılan yönetmeliğe göre geçerliliğini koruyup, korumadığıdır. O halde, mahkemece bu yöne ilişkin araştırma yapılarak sigortalı araç sürücüsünün sürücü belgesinin geçerliliğinin tespiti ile hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.02.2001 tarihinde oybirliği ile karar verildi.